Vicdan, insani bir duygu; olayları neden sonuç ilişkisi içinde akılla yorumlayarak bir sonuca varıp ona göre tutum almaktır. Katil enine boyuna düşünemediği için katil olmuştur. Onda vicdan aranmaz, vicdanını devreye sokması beklenmez. Öyleyse ne katilin olmayan insafına sığınarak ne de tek başına vicdana havale ederek seri cinayetlerin kurbanı olmaktan kurtulamayız. O ancak praksisle, yani vicdanların harekete geçirdiği bilinçli eylemle etkisizleştirilebilir. |
14.03.2014 |
Humus, Hz. Muhammed'in ilk ticaret kervanı baskınından elde edilen ganimeti paylaştırırken beşte birini kendisine ayırmasıyla kurumsallaşmış İslami vergi türlerinden biri. Ayeti daha sonra, Bedr Savaşında ele geçirilen malların bölüşümü sırasında inmiştir. Sözcük anlamı "beşte bir"dir. |
07.03.2014 |
Ortada dinler dahil, dünyaya/insanlara nizam vermek için ortaya çıkmış hiçbir öğretinin kabul edemeyeceği bir hal var. Hırsızlık, yalan-dolan, riyakârlık, namussuzluk, hainlik… Tek sözcükle, ahlaksızlıkla izah edebileceğimiz bütün bunlar, bir veya birkaç şeytana uyup bozulmuş bireyin işi değil, örgütlü, organize bir yapı içinde gerçekleşiyor. Adına devlet, parti, dernek, vakıf; cemaat, hareket ne derseniz deyin bir topluluktan, örgütlü bir hareketten söz ediyoruz. |
01.03.2014 |
Akıllı tahta, tablet, yazılım ve bunlara bağımlı donanımların, okullarda hükümetin amaçladığı biçimiyle kullanılması da kimseyi heyecanlandırmasın. AKP bu projeyle, devasa bir para trafiğini eğitim gibi meşru bir kavram içinde yönetirken aynı zamanda okula bilgi girişini de tek merkezden kontrol etmenin peşinde. |
21.02.2014 |
Hükümetin alelacele TBMM Başkanlığına sunduğu “Dershane Kanunu” olarak bilinen kanun tasarısının görüşülmesi seçim sonuna kaldı. Kamuoyu tartışsın öyle görüşülsün diye değil elbet; muhalefetini kendi içinden çıkaracak maddeler içeren tasarıyı savunma gücünü kendinde bulamadığı için. Biz yine de görüşümüzü bildirmiş olalım: Bir tümcede özetlersek tasarı, mevcut durumu yeterli görmeyerek eğitimde devlet otoritesini daha da güçlendirirken eğitimi piyasa için cazip bir yatırım alanına dönüştürmeyi amaçlıyor. |
14.02.2014 |
Araştırmanın tam adı Çukurova (Üniversitesi) Öğrencilerinin Gözüyle Üniversite olmasına rağmen, her öğrencinin gözü Çukurovalı öğrencininkine benzediği için başlıkta genellemeye gittim. Bizler dershaneler ve yükseköğretime geçiş sistemi tartışmasından başımızı kaldırıp bir türlü yükseköğretim öğrencilerine bakmaya fırsat bulamazken Çukurova Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Adnan Gümüş, yükseköğretim öğrencilerinin yaşamları ve öğrencilik boyunca karşılaştıkları sorunları kendi ifadelerine başvurarak belirleyip çözüm önerileri geliştirmekle meşgul olmuş. |
31.01.2014 |
TÜSİAD, Aralık 2013'te Okulda Üniversite -Türkiye’de Öğretmen Eğitimini Yeniden Yapılandırmak İçin Bir Model Önerisi- başlıklı bir rapor yayımladı. Rapor, öğretmen eğitiminde akademik eğitimle pratiğin (uygulamalı) birlikte yürütülmesi gerekliliği üzerinden bir model öneriyor. “Okulda Üniversite” olarak formüle edilen model, lisans düzeyindeki öğretmen eğitiminin “Alanda Yüksek Lisans” düzeyine yükseltilmesini, deneyimli öğretmenler gözetiminde okulda devam eden iki yıllık mesleki eğitimi öngörüyor. Model, Yüksek Köy Enstitüsünün modernize edilmiş hali gibi geldi bana. |
31.01.2014 |
Kendi aralarındaki savaşta barış görüşmesini laikliğin gözetiminde yapmak istemeleri hiç kuşkusuz inatla korumaya çalıştığımız bu alanı tarafsız görmeleriyle ilgili değil. Ortada temizlenmesi gereken bir pislik var; bir yıl öncesine dek aynı kaba işeyen siyasal İslamın iki temsilcisi birbirinin üstüne işemeye başlayınca böyle durumlarda en uygun yer olarak WC yerine gidin pantolonunuzu laikler temizlesin diyorlar. |
18.01.2014 |
Gülen Hareketine yakın isimler bürokrasiden temizlenirken büyük gürültünün Milli Eğitim Bakanlığında kopması beklenmez mi? Savaşın eğitimin ürettiği getirinin paylaşımından çıktığı göz önüne alındığında mantıklı olan bu. Çünkü adı eğitimle birlikte anılan, amacına ulaşmak için eğitim kurumlarını strateji merkezi yapan bir hareketin doğal olarak en örgütlü ve güçlü olduğu yer MEB olmalıydı. Fakat ... |
10.01.2014 |
Eskiden köylerde sık rastlanılan bir intikam yoluydu; köylü, baş edemediği düşmanı komşusunun bağının başını vurur; harmanını, komunu yakardı. Silahın devreye girmesine dek yargıya yansımayan bu intikam yolu misilleme ile sürer giderdi. Çünkü köylü, kendisine de “mal” muamelesi yapıldığı ve de malı canın yongası olarak bildiği için düşmanının malını can yerine alır, sonucuna da ‘mala gelen cana gelsin’ diyerek katlanırdı. Öyle olduğu içindir ki dikili olduğu bahçe duvarını aşıp avlusuna sarkan armudun dalını kesip köküne bıraktığı için öldü Hüseyin. Bir dal için Hüseyin’i av tüfeği ile vurduktan sonra “ben kemiğimi kimseye kemirtmem” diyen ise amcasıydı. ‘Hadi be!’ demeyesiniz diye bu olaya Niksar’ın öğretmeni olduğum bir köyünde tanık olduğumu belirteyim. (bu kez de Doğan Tılıç ‘Hadi be!’ diyebilir, memleketi ya!).
|
03.01.2014 |
ABD'nin Florida eyaletindeki Everglades bölgesinde, 4 metrelik bir Burma pitonu, 2 metrelik bir timsahı canlı canlı yutmaya çalışırken göbeğinden çatladı. Bataklık ve sazlık olan Everglades bölgesi, timsahlar başta olmak üzere çeşitli vahşi hayvan türleriyle tanınıyor. |
27.12.2013 |
Bu kayıtları o gün görmezden gelenlerin konjonktürün değişmesiyle yakında gündeme getireceğini sanıyorum. Çünkü içinde AKP döneminin kirli ilişkilerini aydınlatacak, kendi içlerinde kavga etmelerine yol açacak magazin değeri yüksek detaylar mevcut. Mesela Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen’in “Bir adama elli tane, altmış tane ihale veriyoruz. Kusura bakmasınlar bizim öbürlerinden farkımız kalmadı, kınadıklarımızdan...” yakarışı, ihale yasasının hangi amaçlar için değiştirildiğini ta o günden itirafıdır. Zeki Ergezen bu yakınmayı, müfettişlerinin ihaleye girmesini sakıncalı buldukları fakat bizzat kendisinin kollaması ile o gün itibarı ile seksen kamu ihalesinin mütahiti olan adamın sofrasında yapıyor. |
20.12.2013 |
Alternatif eğitim, mevcut eğitim anlayışına karşı farklı arayışları ifade eden bir kavramdır ve egemen öğretiye muhalif alternatif birey yetiştirmeyi amaçlar. Devletin eğitimde yükümlülüklerini yerine getirmemesi, verdiği kadarını bile toplumun aleyhine bir bilince dayandırmasıyla kimi entelektüeller arasında alternatif çıkış yolu olarak görülür. |
13.12.2013 |
Erdoğan’ı dershaneler konusunda harekete geçiren asıl nedeni anlamak için sanırım önce Cemaat neden direniyor sorusunun yanıtlanması gerekiyor. Çünkü irili ufaklı binlerce dershane ve dershaneci dururken tartışma hükümetle Gülen arasında sürüyor. Başbakanın bu konudaki mesajını doğrudan Cemaate iletmesi de yanıtın orada aranması gerektiğini gösteriyor. Fakat önce Gülen Okullarının misyonunu bir kez daha anımsayalım. |
27.11.2013 |
Gülen, Erdoğan için güvenilir bir müttefik değil; onu, gücün peşine takılan, kendisinden sonraki iktidar adayı ile kuracağı yeni ilişkilere odaklanmış bir işadamı olarak görüyor ve diğerleri gibi onu da tehditle çevresinde tutmaya çalışıyor. Her şeye rağmen aralarındaki hukuka binaen Erdoğan “Kim gücenirse gücensin”, “Eğitim öğretime hizmet verecekseniz okullaşın” gibi Cemaat üzerinde balyoz etkisi yapacak kararını yumuşak ifadelerle doğrudan Gülen’e gönderdi. |
15.11.2013 |
Milli Eğitim Bakanlığı, okullardaki öğrenci değerlendirme yöntemlerinden biri olan “sözlü sınav”ı kaldırıyor; yerine performans değerlendirme notu getiriyor. Fakat aynı bakanlık, aynı zaman diliminde sözlü sınavı, şube müdürü atamalarında kullanmak üzere değerlendirme yöntemi olarak Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmelik’ine ekledi. Siz ‘niye ki’ diye sormadan ben bu ikili tutumun nedenini anlatayım. |
27.10.2013 |
AKP, şu sıralar YÖK eliyle üniversiteleri medreseleştiriyor, hem de hızlı bir şekilde. Medreseleşme tamamlandıktan sonra ikinci, belki üçüncü bir pakette ‘YÖK’ü kaldırıyoruz ve üniversitelerimiz artık kendi kendilerini yönetecek’ derse ne diyeceğiz. |
12.10.2013 |
XQW harfleri, Türkçe alfabeye 1981 tarihli Türkçe müfredatıyla girdi; 2004’te dönemin Eğitim Bakanı AKP’li Hüseyin Çelik tarafından alfabeden çıkarıldı. İnanmayan, 2004’te bu harfleri alfabeden çıkarıp dokuz yıl sonra ekran ekran dolaşıp “klavyeye özgürlük” getirdiklerini anlatan Hüseyin Çelik’ten önceki öğretim programını bulup baksın. |
10.10.2013 |
Avrupa’nın baş etmeye çabaladığı anti laik talepler, Müslüman ülkelerde iktidara taşıyıp arkasında durdukları radikal İslamcı hareketlerden etkilenen kendi ülkelerindeki Müslüman nüfustan geliyor. Avrupa’daki laik uyanış, geç de olsa bu gerçeğin onların da farkına vardıklarını gösteriyor. Umarım ürün kaybına yol açan otları çekip komşunun bahçesine dikmekle zarardan kurtulunamayacağını, komşuda olgunlaşan tohumların rüzgârla kendi bağlarına taşınacağını idrak etmiş olsunlar! Bu farkındalık ancak o zaman Türkiye için hayırlara vesile olur. |
29.09.2013 |
Fransa Eğitim Bakanlığının 9 Eylül 2013’te Okullarda Uyulmasını İstediği Laiklik Yasası (Şartı) |
26.09.2013 |
DİĞER İKİ YAZI Türbanlı öğretmen, pantolon giyen öğretmeni şikâyet etti / Süngülü tüfek |
20.09.2013 |
Aydınları pek ilgilendirmezmiş gibi gözüken bu konu, kimi ilahiyat hocaları ile ilahiyat kökenli gazete yazarlarının tepkisini çekti. Tartışma hararetle devam ediyor. İtiraz edenler ‘Üniversite bu, birazcık akıl kullansa ne olur?’ demeye çalışıyorlar. (2. Yazı) |
15.09.2013 |
Genel liselerin Anadolu liselerine dönüştürülmesi kararının İmam hatip liselerinin genel liselerin yerine inşasına dönük bilinçli bir politikanın ürünü olduğu da her halde anlaşılmıştır. Anlaşılmamışsa, genel liselerin ardından orta ölçekli bir ilçedeki ortaöğretim okullarına kayıt sayıları bunu bize anlatır. Geçen yıl 140 yeni öğrencinin kaydeden imam hatip lisesine bu yıl (düne kadar) 323 öğrenci kaydolmuş. Birkaç yüz metre uzağındaki meslek lisesindeki kayıt artışı ise 47’de kalmış. Aynı yerleşim biriminde, fakat şehrin oldukça dışındaki çok programlı lisenin bünyesinde henüz bir sınıf açacak kadar kayıt yok. İHL’nin, genel liselerin kapatılmasıyla seçeneksiz bırakılan SBS mağduru yoksul ve çaresiz aile çocuklarından beslendiği açık. |
15.09.2013 |
SBS’de değişikliğe gidilerek ders bazında yapılacak bölgesel sınavların sorusu merkezde (MEB) hazırlanacak; değerlendirilmesi de aynı merkezde yapılacak. Anladığımız kadarıyla yeni SBS'ye göre ortaokulu bitirdiğinde öğrenci, test yöntemiyle yapılan 36 seçme sınavına girmiş olacak. Biliyoruz ki her sınav, eğitimi, öğrencinin ihtiyacı yerine, seçimi yapanın beklentisini karşılamaya yöneltir. Yani iyileşme diye sunulan yeni sınav yöntemi, eğitimi pedagojik amaçlarından biraz daha uzaklaştırıp çocukları kategorilere ayıran sisteme hizmet edecek. |
15.09.2013 |
Hükümet, FATİH donanımlı sınıflar için “İnsan sağlığına zararsızdır. Hayati hiçbir risk unsuru yoktur!” diyebilir mi?
Pilot uygulama alanlarında radyasyon ölçümü yaptırıldı mı? Yaptırıldıysa sonuç nedir, yaptırmadıysa niye yaptırılmadı?
Öğrencisi olan herkesin bu soruları Erdoğan’a yöneltmesi gerek. Çünkü edindiğim yeni bilgilere göre, tabletten bilgi alayım derken çocukların, aldıkları bilgileri depolayacakları beyinlerinden olmaları söz konusu. |
15.09.2013 |
Memurların çoğu restleşme gibi gözüken bu atışmanın aslında danışıklı dövüş olduğunu biliyordu. Yine de Memur Sen’in toplu sözleşme takviminin son günü olan 31 Ağustos’a kadar hükümetle olan aşk ötüşmesini sürdüreceği düşünülüyordu. Çünkü Temmuz 2013’te yıllık enflasyonun yüzde 8,8 olduğu açıklanmış, 2014’te de enflasyonun çift haneli rakamlara tırmanacağı belli olmuştu. Fakat Memur Sen, hükümetin 3+3 önerisinin altına 7 Ağustos günü imza attı. Sözleşme, bayram tatili başladıktan, toplu sözleşme görüşmelerinin taraflarından Kamu Sen ve KESK “görüşmelere bayram tatilinden sonra devam edilecek” diye gönderildikten sonra imzalattırılıyor. |
16.08.2013 |
İnancı gereği türban takan öğretmenin, aynı gerekçe ile azli istenebilir
|
06.08.2013 |
G.D.’nin 1 Ağustos 2001 tarihinde MEB Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla memurluktan atılmasına neden olan ihraç teklifi de Samsun Valiliğine aittir.
Peki, o tarihlerde Samsun valisi kimdi? Şu anki İçişleri Bakanı Muammer Güler! Muammer Güler, Samsun Valiliğine 28 Temmuz 2000’de atandı, 30 Ocak 2003’e kadar bu görevde kaldı. Sorum Muammer Güler’e değil, davalı idare olarak aleyhine verilmiş kararın Danıştaydan düzeltmesini isteyen MEB hukuk müşavirinin görevden alınması gerektiğini düşünen Bülent Arınç’a... |
26.07.2013 |
Milli Eğitim Bakanlığının Eğitim Kampüsleri projesi adım adım hayata geçiyor. Belirlenen illerde arazi tahsisi ve mimari projeler hazır. Pek tartışılmayan bir konu. Hangi ihtiyaçtan ortaya çıktı, faydası zararı nedir bilen yok. Bilinen tek şey Ömer Dinçer’in aklına uyulduğu. Tek başına bu bile projenin kötü bir şey olduğunu gösterir! |
20.07.2013 |
Gezi Parkı direnişinde görüldü ki insanlar, egemen ideolojinin engellemelerine rağmen toplumsal ilişkilerde kullanılan birçok ahlaki kuralı öğrenmiş ve uygulayabiliyorlar. Konuşmacıları şaşkına çeviren de buydu sanırım. ‘Bu çocuklar, bu kötü huyları nereden edindiler?’ |
06.07.2013 |
Batı’da din eğitimini veren görevlilere “öğretmen” denmez. Yine aynı tarihli yazımda belirttiğim gibi orada öğrenci, din ile bilimin aynı disiplin içinde ele alınmadığını görür, din adamıyla öğretmenin farklı alanların temsilcileri olduğunu fark eder ve yaşantısında bilimle dinin önerilerinden hangisini kullanacağına ikisi arasındaki kıyaslama sonunda karar verir. Demokratik olan da budur: Türkiye zorunlu din dersi uygulamasından vazgeçmediği sürece demokratikleşme yolunda bir adım bile atmış sayılmaz. |
30.06.2013 |
“Yol ver gidelim, Taksim’i ezelim” diye slogan atanların gözü gerçekten bu denli kararmış mıydı? Aralarına girdim ve onlar komutanından emir isterken ben onlara bakarak ciddiyetlerini ölçmeye çalıştım. Doğrusunu söylemek gerekirse, kalabalık sayılmayacak topluluğun içindeki az sayıdaki genç insanın hiç de saldırgan karakterli olmadığını hemen fark ettim. Acaba içlerinde benim fark etmediğim bir canavar barınıyor olamaz mıydı? Bunu da daha yakından tanıyarak öğrenebilirdim ancak. |
13.06.2013 |
Taşlıdere Çay fabrikasının RTE Üniversitesine devrini protesto eden Rizeliler, 21 Aralık 2012 günü Rize Çaykur binasını basmıştı. Herhangi bir entelektüel önderlik yoktu. Eylemciler yüzde yüz Rizeli ve çiftçiydi. Amaçları yetkili biriyle görüşüp Hükümet kararının geri alınmasıydı. |
13.06.2013 |
03.05.2013 |
Ağrı’nın ilçesi Diyadin’de bir öğretmen, memleketine mektup yazar. Arkadaşını Allah’a emanet ettiği cümlesini bitirdikten sonra adının altına imzasını atar. Postalamaya hazır mektubunu sınıf defterinin arasında bırakarak dersi branş öğretmenine teslim eder. Mektup, imzalamak için sınıf defterini açan beden eğitimi öğretmeninin eline takılır. Resmi bir yazı olabilir mi diye bakarken mektup olduğunu anlar ancak yazıda geçen bazı ifadeler gözünü ısırmıştır bir kere. Okumakla kalmaz, alır ve adı geçen, kastedilen kişilere verilmek üzere mektubu fotokopi ile çoğaltır. |
19.04.2013 |
Üniversite giriş sınavlarında din dersinden de sorurlara yer verilmesindeki esas amaç her halde siyasal İslam’ın egemenlik alanının sınırlarını daha geniş çizerek laikler üzerinde psikolojik baskı kurmak istenmesiydi. |
05.04.2013 |
1 2 3 4 5 6 7 8 9 ![]() |